Siz zaten hiç tehlikede olmadınız!


Yandaş ve yalaka bir tv kanalında açık açık insanları katletmekten bahseden Sevda Noyan herkesi rahatsız etmesine şaşırmış olacak ki Cüneyt Özdemir’in programında olaya açıklık getiriyor ve diyor ki: ‘Ben cemaate sempati duyanları kastetmiştim siz niye üzerinize alındınız, neden ayaklandınız?’

Evet artık evinize dağılabilir, rakınızı, rokanızı ve balığınızı yemeye devam edebilir, soykırımı avuçlarınızı ovuşturarak izlemeye devam edebilirsiniz. Siz tehlikede değilsiniz!

Allah tehlike vermesin zaten hiçbir zaman da olmadınız. Bir de Osman Kavala serbest bırakılırsa ülkede sizi açınızdan konuşmaya gerek kalacak bir sorun kalmayacak. Kendilerine dokunmayan her türlü faşizm onların zaten gönlündeki aslan değil mi? 

Onlar AKP iktidarından hiçbir zaman gerçek anlamda zarar görmediler. Üstelik AKP rüyalarını süsleyen soykırım görevini üstlenerek, Avrupalı imajlarına halel gelmemesini sağlıyor.

Can Dündar üç ay hapis yattığında bütün dünyada gündem olmuştu. Yerli yabancı medya konuşuyor, siyasiler sık sık dile getiriyordu. Haklıydılarda! Hatta içlerinde Zaman, Bugün ve Samanyolu TV’nin yönetici ve yazarlarının da olduğu onlarca gazeteci, aydın, Silivri önünde demokrasi nöbeti tutmuş, bu konunun gündemden düşmesine müsaade etmemişti. En sonunda ABD Başkan yardımcısı Biden gelip Can Dündar’ın ailesini ziyaret etmişti. Aynı zamanda hükümet yetkililerine mesajı iletmiş olacak ki, ziyaretten çok kısa süre sonra özgürlüğüne kavuşmuştu. 

Yanlış anlaşılmasın o nöbetlerden hiç kimse pişmanlık duymuyor, bugün olsa yine yaparız. Yine mağdurun, haksızlığa uğramışın yanında durur düşünce özgürlüğünün yanında sonuna kadar tavır alırız. 

Ama şu da var ki bu çevrelerin dünyada ve Türkiye’de adı konmamış bir koruma altında olduklarına söylemek mümkün. 

Osman Kavala’nın tutuklanması bizim en az Mustafa Ünal, Fevzi Yazıcı ve diğer gazeteci arkadaşlarımızın tutsak edilmesi kadar canımızı sıkar. Ama tutuklanmayı gerekçe göstererek Kavala’nın şirketlerine el konmadı, kayyum atanmadı, mallarına tedbir konmadı. Konmaması yerinde bir karardı. Her ne kadar aylardır suçsuz ve gereksiz yere hapiste yatıyor olsa da en azından ticari anlamda asgari hukuk kuralları uygulanmıştı.  

Ancak aynı devlet İstikbal, İpek Holding, Uğur Dondurucu, Sesli Grup gibi, her şeylerini kendi tırnaklarıyla kazıyarak kazanmış Anadolu insanının binlerce şirketine el koymuş, mallarını talan etmiş, sahiplerini hücrelerde cezalandırmıştır. 

Devlet zulmü; İslamcı eliyle de yapılsa bu ülkenin dindar, muhafazakar kesimine karşı olabildiğince şiddetli ve hunhar ve pervasız bir şekilde uygulanıyor. AKP bugün yaptığı zulmün onda yarımını Kemalist Elitlere yapabilir miydi? Yapmış olsa dünya böyle seyretmeye devam eder miydi? Türkiye’deki herkes, hiçbir şey yokmuş gibi yaşamaya devam eder miydi? Etmezdi. AİHM hiç bir zaman böylesine kaygısız, Avrupa Parlamentosu böylesine bigane kalmazdı. 

AKP şimdiki açık ittifakından önce de bu ülkenin önceki kurucu kodlarına karşı her zaman müşfik davrandı. 

Daha önce soykırımı uzaktan izleyen Cumhuriyet elitleri, AKP’nin süresi biterken Hizmet hareketinin yok edilememiş olmasının paniğiyle oyunun içine artık bizzat kendileri müdahil oldular diye düşünüyorum. AKP bütün kanunları, yasaları askıya alarak yapabileceği bütün zulmü yaptı, ama ne ortadan kaldırabildi ne de uluslararası dünyanın ciddiye alabileceği bir suç ortaya koyabildi. AKP artık finiş çizgisine gelirken onun üstüne binip soykırım yapanlarda büyük bir telaş başladı. Metin Feyzioğlu ne diyorlardı ‘Bu Fetöcüler aklanırsa bize gün yüzü göstermezler.’ 

O cephede herkes yüzlerindeki maskeyi birer birer indirip soykırım ateşine odun atmak için devreye giriyor. 

YORUM | ALPER ENDER FIRAT

https://www.tr724.com/siz-zaten-hic-tehlikede-olmadiniz/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir